Yeşilin Kızı Anne
"Anne of Green Gables" serisi Türkçe adıyla "Yeşilin Kızı Anne" L.M. Montgomery'nin 8 kitaplık bir serisi. Seride küçük bir kız olan Anne'in çocukluğu, gençliği ve yetişkin hayatı anlatılıyor. İlk kitap Anne of Green Gables yayınlandığında o kadar büyük bir başarı yakalıyor ki Montgomery Anne'in hayatını 8 kitaba sığdırmakla kalmayıp sonrasında ana seriye ek kitaplar da yazıyor. Kitapların olaylara göre kronolojik sırası şu şekilde:
Ana Seri:
1)Anne of Green Gables (Yeşilin Kızı Anne)
2)Anne of Avonlea
3)Anne of the Island
4)Anne of Windy Poplars
5)Anne's House of Dreams
6)Anne of Ingleside
7)Rainbow Valley
8)Rilla of Ingleside
Seriye Ek Kitaplar:
· Chronicles of Avonlea
· Further Chronicles of Avonlea
· The Road to Yesterday
· The Blythes Are Quoted
· Before Green Gables (bu kitap Anne of Green Gables'ın 100. yıl şerefine Budge Wilson'ın yazdığı Anne'in Green Gables'a gelmeden önceki hayatını anlatan bir kitap)

Anne with an E insanın içini umutla dolduran ve insanı neşelendiren, son derece tatlı bir roman. Geçmiş zamanlarda geçen roman yetim bir kızın hayal gücüyle renklendirdiği hayatını konu alıyor. Hayat onun yolunu Green Gables'la kesiştirmeden önce onu sevgiyle ve hayatı çekilebilir kılan pek çok güzel duygunun yokluğu ile sınamış. Ancak Anne hayal dünyasını kozası haline getirerek bu olumsuzluklardan en az zararla çıkmayı başarmış güçlü bir karakter. Yazar Anne'in sevgiye olan açlığını gerek kurduğu yeni dostluklarla gerekse Matthew ve Marilla ile olan ilişkisi vasıtasıyla etkili bir biçimde ortaya koyuyor. Kısacası bu kitap size adeta Parıltılı Sular Göleti'nden bir kesit vadediyor.
Acton Bell


Marilla ve Matthew Cuthbert, Green Gables'taki güzel evlerinde işlere yardımcı olması için bir erkek çocuk evlat edinmek isterler ama karışıklıklar sonucunda yetimhane onlara kızıl, çilli bir kız gönderir. Anne'i geri göndermeyi düşünürken ona kıyamayıp yetiştirmeye karar verirler. O günden sonra hayalini kurduğu minik bir kızın hayatını yaşamaya başlar Anne. Anne tam anlamıyla hayalperest, yaşama sevinciyle dolu, meraklı, yaşıtları arasındaki en zeki çocuklardan birisidir (Gilbert Blythe'la beraber) ve yaşadığı her şeyi en uçlarda yaşar. Onun yetiştirilmesinden sorumlu Marilla her ne kadar Anne'e katı davranıp onu şımartmasa da zamanla en değerli varlığı Anne olur. Çok fazla hata yapıp Marilla'yı ve diğerlerini sinirlendirse de aslında kimsenin Anne'e kızgınlığı kalıcı olamaz. Mark Twain'in dediği gibi "Anne, ölümsüz Alice'ten sonra edebiyat dünyasındaki en gözde, en sevilesi çocuktur.". Matthew'un Anne'i yetiştirmek gibi bir görevi olmadığı için Anne'le daha zahmetsiz, daha basit ve saf sevgiye dayalı bir ilişkileri olması Anne'in önceden bulamadığı şefkati hissetmesini sağlar.
"Yeşilin Kızı Anne" ilk kitabı boyunca küçük Anne Shirley Cuthbert'in yavaş yavaş arkadaşlar edinmesini, kendine ait bir yuvaya alışmasını, okulda yeni şeyler öğrenmesini; yetenekli, iyi niyetli ama sakar küçük bir kız olarak Green Gables'ta yer edinmesini, başarılar elde edip Matthew ve Marilla'yı hatta tüm kasabayı gururlandırmasını, farkında olmasa da aşık olmasını, evden ayrılmasını, hayallerini okuyoruz. Kitapta genelde ana olayın etrafında dönen bir yapı olmamasına rağmen Anne'in küçük bir kızdan genç bir hanımefendi olmasını okumak insana tatlı bir huzur veriyor. Ben, şahsen Yeşilin Kızı'nı okumaktan büyük bir zevk duydum çünkü gündelik olayları anlatarak aksiyon ögeleri barındırmadan, çok çabaya girmeden insana okuduğunda huzur ve neşe hissettiriyor.

Ancak şöyle bir noktayı belirtmek isterim, henüz Anne of Green Gables'ın uyarlaması Netflix dizisi "Anne with an E" çıkmadan önce Anne'in orijinal ilk kitabının çevirisi yoktu, sadece 20-25 sayfalık çocuk kitabı versiyonları mevcuttu. Ve bu sene kitap çevrilip satışa çıktığında kapakta "Netflix Orijinal Dizisidir" ibaresinin bulunması beni biraz rahatsız etti çünkü dizinin kitap uyarlaması olduğu gerçeğini çarptırıyor gibi hissettirdi. Bunun haricinde "Anne with an E" dizisini de izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim, kitapla büyük oranda paralel bir dizi ancak dizide ek olarak günümüzde de yoğun olarak hissedilen cinsiyet, ırk, dil, din ayrımcılığı seyirciye aktarılmak istenmiş. Netflix diziyi iptal ettiğinden ötürü ileride olacak bazı olaylar dizide erken işlenmiş. Ancak şunu söylemeliyim ki diziyi izlemek kitabı okuduğumdakiyle benzer, içten bir sevinç yaratıyor. "Anne with an E"nin çok tatlı bir dizi olduğunu belirtmeden de geçemezdim. (Ayrıca 1985 yılında ilk filmi çekilen Anne of Green Gables dörtlemesini izlemek ve fazladan bilgi sahibi olmak isterseniz link burada: https://www.anneofgreengables.com/films
Kısacası hangi sırayla yaparsınız bilemem ama "Anne of Green Gables" serisini okumanızı da "Anne with an E" dizisini (veya filmini) izlemenizi de çok isterim, sizi iyi hissettireceğine emin olabilirsiniz. Anne mutlu olduğunda sizin de mutlu olacağınız, sakarlık yaptığında onun gibi telaşlanacağınız ve üzüldüğünde içinizin burkulacağı, kitabı (veya diziyi) bitirdiğinizde ise yüzünüzde bir gülümseme bırakacağı konusunda size teminat verebilirim. Şiddetle tavsiye ederim.
Currer Bell

Avonlea kasabasında kendi hallerinde, mütevazı yaşamlarını sürdürmekte olan Cuthberth kardeşler, bir erkek çocuk evlat edinmeye karar verirler. Fakat bir hata sonucunda istasyonda Matthew Cuthberth'i bekleyen yetim; uzun, kızıl saçlı örgüleri olan yaşam dolu bir kız çocuğudur. Bu kitap başta Cuthbert kardeşler olmak üzere kasabadaki herkesin hayatına dokunan sonunda e olan Anne Shirley'in hikayesidir.
Matthew ve Anne'in Green Gables'a doğru çıktıkları yol, kitap boyunca süren güzel arkadaşlıklarının başlangıcı olur. Matthew Cuthbert kendine ait bir çemberde yaşamını sürdüren, vicdanlı bir adam. Fazla konuşmaması, konuşmaktan çok dinlemeyi sevmesi Anne ile birbirlerini tamamlamalarını sağlıyor. Sonuçta bir konuşana bir dinleyen gerek. Kendi alanının dışına çıkmaktan hoşlanmayan bu adamın Anne'i mutlu etmek için ara sıra bu alandan çıkması içimi ısıtan anlardandı.
Marilla kitap boyunca Anne sayesinde en çok değişen kişiydi. Başlarda Anne'e karşı tutumu disiplinli ve soğuktu fakat sonrasında bu tutum yerini şefkatli ve sıcak davranışlara bıraktı. Anne ile beraber şefkat duygusunu belki de annelik duygusunu hissetmeye başladı.

Şimdiye kadar size benim için önemli iki karakterden bahsettim. Şimdiyse kitabın başkahramanından bahsetmek istiyorum. Anne Shirley... Mark Twain "Anne ölümsüz Alice'den sonra edebiyat dünyasındaki en gözde, en sevilesi çocuktur." demiş. Anne'i bir cümleyle anlatsak Mark Twain'in bu sözüyle ortak paydada buluşacağımıza eminim. Çok fazla hayal kuran Anne bazen o kadar dalar ki bu hayallere yapması gereken şeyleri unutur, gerçeklikten bir süre kopar. Yetişkinler Anne'e büyük kelimeler kullandığı için gülerler, fakat o büyük fikirlerin büyük kelimelerle ifade edilmesi gerektiğini savunur. Haksız olmadığını kim inkar edebilir ki?
Yeşilin Kızı Anne yüreğinde umut taşıyan bir kız çocuğunun okuyana, umut aşılayan öyküsü...
Ellis Bell